Son yılların en çok konuşulan drift şasilerinden biri olan 3Racing Sakura D5S sonunda inceleme konuğumuz. 2020 yılında topladığım D5’in detaylı kurulum videolarına 3Racing Sakura D5S Kurulum Serisi sayfasından ulaşabilirsiniz. Bu şaseyi topladığımda aslında hemen kullanıp bir inceleme yapmak istiyordum. Fakat zaman ayıramadığım için tüm bilgileri toparlayıp , test edip sizlere ulaştırmam zaman aldı. Aslında bu durum iyi de oldu diyebilirim çünkü 3Racing , D5 serisini genişleterek 3 farklı model olarak piyasaya sürdü ve şu an hepsi elimde.
Sakura D5 Ailesi
3Racing’in yeni nesil drift ailesi olan D5 modelleri şasi tasarımına göre isimlendiriliyor. Yani hangisinin önce ya da sonra çıktığının bir önemi yok , çünkü bu şasiler aslında aynı tasarım felsefesinin farklı varyasyonları.
- D5 RR , serinin ilk çıkan modelidir. Kurulum serisinde de görmüş olduğunuz model D5 RR’dır. IFS süspansiyonlara ve arka motor yerleşimine sahiptir. Bu yüzden RR olarak isimlendirilir. Ayrıca motor yerleşimi, opsiyon motor yuvası ile yukarı ve aşağı olarak ayarlanabilir. (Bu yazıdaki RR modelinde motoru yukarı yerleştirilen motor yuvası vardır)
- D5 MR , serinin ikinci modeli olarak karşımıza çıkmıştır. RR ile en büyük farkları , motorun arka süspansiyon kulelerinin önüne yerleştirilmesi , IFS süspansiyonların çıkarılıp standart süspansiyon kulelerinin yerleştirilmesi ve dikey üst şase tasarımıdır. Bunlar haricinde bazı ufak farklar da var. Yazının ilerleyen kısımlarında değineceğim.
- D5 Lite , MR ‘ın izinden giden M-chasis ölçeğinde bir modeldir. Alt ve üst şasesi kısaltılan MR , 210mm wheelbase ile karşımıza Lite modeli olarak çıkmaktadır. Lite modeli elimde olsa da kurulumunu yapıp bu yazıya dahil etmek istemedim. Ölçeği nedeniyle D5 RR ve D5 MR ‘dan farklı bir şekilde değerlendirilmesi gerekiyor. Lite modelinin incelemesini de ayrıca yapacağım.
Sakura D5 RR
Her aşamasına tanık olduğunuz D5 RR işte bu. Ön sipariş ile aldığım aracın tüm kurulum detaylarını kesintisiz bir şekilde Youtube kanalımızda paylaşmıştım. Kurulumu bitirdiğim zaman 3Racing, tavsiye ettiği standart ayarlarında bazı ufak değişiklikler yaptı. Araç bu değişikliklere izin verebildiği için tek yapmamız gereken şey bazı bölgelere çeşitli pullar eklemek oldu. Genellikle araç satışa çıktıktan sonra daha çok kişi kullanır ve daha iyi ayarlar geliştirilebilir. Bu normal bir durum. Fakat bir kaç hafta sonra karşımıza D5S V2 adı altında bir araç daha çıktı ve ortalık iyice karıştı. Video serimizde de bu konuya değinmiştim ama burada tekrar etmek istiyorum.
Sakura D5S RR ve Sakura D5S RR V2 tamamen aynı araçlardır. İlk çıkan versiyon kırmızı kutuya sahipken , V2 versiyonu turuncu kutuya ve ekstradan bazı pullara sahiptir. Bu ekstra pullar sayesinde tavsiye edilen standart ayarı rahatlıkla yapabilirsiniz. Kişisel fikrimi soracak olursanız bu ayrım son derece gereksiz ve kafa karıştırıcı. Böyle bir araca sahipseniz zaten standart ayarların dışında bir şeyler de denemek isteyeceksinizdir ve bu ayarları yapmak için gerekli olan parçalar zaten elinizde olacaktır. Bu nedenle hangisini daha ucuza ya da daha kolay bulabiliyorsanız onu alıp sürmeye başlayabilirsiniz.
Tasarım
D5 RR , tamamen plastik parçalara sahip çok uygun fiyatlı bir drift aracı. İsmindeki RR takısı bize arka motorlu olduğunu ifade ediyor. Yani motor, arka diferansiyelin arkasında ve 30/70 ağırlık dağılıma sahip. RR motor yerleşimini son bir kaç yıldır başka markalarda da sıklıkla görmeye başlıyoruz. Bu tür araçlar genellikle daha yüksek arka yol tutuşuna ve daha yumuşak bir sürüş tarzına sahiptir. D5 RR’ın motoru standart olarak arka / alt bölümde yer alır. Fakat 10 dolarlık opsiyon motor yuvası sayesinde motoru arka / üst bölüme alabilirsiniz. Fotoğraflardaki aracımda da bu motor yuvasını kullanmayı tercih ettim. Bu sayede ağır olan motor yukarıda olduğu için ağırlık merkezi de yukarı taşındı. Zemine ve sürüş tercihine göre bu opsiyonu kullanmak tamamen sizin tercihinize kalmış.
Güç aktarımına baktığımızda eski modellerde gördüğümüz kayış aktarma sisteminin artık olmadığını fark ediyoruz. Şahsen kayış aktarma sistemi ile uğraşmanın daha kolay ve daha az bakım gerektirdiğini düşünüyorum. Fakat kayış aktarma sistemlerinde güç aktarımı daha yumuşak olmakta ve gaz hassasiyetini düşürebilmekte. Bu nedenle D5 modellerinde kontrolü daha hassas olan dişli aktarım sistemi kullanılmış. Dişliler, birbirine gayet iyi bir şekilde oturuyor fakat kurulum sırasında dişliler arasındaki mesafeyi ayarlayıp öyle monte edilmesi gerekiyor. Hatalı montaj yapılmaya müsait bir yapıda.
Rakipleri olan Yokomo YD2 ve MST RMX 2.0S ‘e göre karşılaştırdığımızda, D5’in dişli sisteminin tamamen açıkta olduğunu görüyoruz. Bu sayede dişlilere müdahale etmek ve gerekirse değiştirmek kolaylaşmış. Ayrıca mekanik parçaları sürekli görmek isteyenler için harika. Fakat eğer tozlu ve kirli ortamlarda sürüş yapıyorsanız bu bölümü mümkün olduğunca temiz tutmak gerekiyor. Ufak taş parçaları ve yabancı cisimler bu dişlilere kolaylıkla hasar verebilir.
Üst şasenin arka bölümleri ESC , alıcı ve gyro montajı için çok uygun. Fotoğrafta gördüğünüz üzere 3D yazıcıdan basit bir parça yaparak ESC’yi daha yukarı ve motora daha yakın bir konuma aldım (Gerekli mi? Hayır. Sadece farklı şeyler deniyorum). Bu bölümün altında ise LiPo yuvamız bulunuyor. Bu yuva sadece Shorty LiPolar için uygun. Aslında şasinin ortasında bu kadar boş yer varken LiPoyu daha öne kaydırma seçeneğinin de olmasını beklerdim. Böylece ağırlık dağılımı için güzel bir ayar seçeneği olurdu. Normalde bu tür şeyler tavsiye etmem ama dilerseniz şaside bir kaç delik açarak ya da yeni parçalar tasarlayıp 3D yazıcı ile basarak LiPoyu farklı konumlara kaydırabilirsiniz. Bunun için yeterli alana sahip.
Orta bölüme baktığımızda sıra sıra bazı delikler görüyoruz. Ortadaki alüminyum parçayı öne ya da arkaya kaydırarak şasinin esneme noktasını değiştirebilirsiniz.
Servoya baktığımızda ilk başta Yokomo YD2 SX3’ü anımsatan bir yerleşim görüyoruz. Farklı olarak D5 RR’da servo , üst şaseye vidalanıyor. Denge açısından mantıklı bir konumda yer alıyor. Servodan yönlendirme sistemine uzanan kol ise tam ortada yer alıyor. Tüm sistemin sağ ve sol için simetrik olması denge ayarı sırasında işimizi kolaylaştırıyor. Yönlendirme sisteminin çalışması neredeyse sorunsuz. Kusur bulabileceğim konu ise plastik bağlantılar nedeniyle biraz esnemesi. Fiyatı göz önüne alındığında göz ardı edilebilir. Bu olumsuzluğu asfalt ya da beton zeminde hissetmek oldukça zor. Belki halı zeminde sürüş yaparken bu sorun daha çok ortaya çıkacaktır. Bu durumda opsiyon parça listesine göz atmak gerekebilir.
Servo yuvası sadece low profil servolar için uygun. Standart boy bir servo takmak istediğinizde süspansiyonların bağlantı noktası engel olacak. Teorik olarak süspansiyonların altına pul koyarak yükseltebilir ve standart boy servo takabilirsiniz ama ağırlık ve süspansiyon açıları göz önüne alındığında tavsiye etmeyeceğim bir şey olur.
Tasarım detaylarındaki diğer bir önemli konu ise IFS süspansiyon sistemi. Bu sistem oldukça tartışmalı konulardan biridir. IFS’de süspansiyonlar şasinin üst bölümüne yerleştirilir ve kollar aracılığı ile alt salıncaklara bağlanır.
Bu bağlantıyı sağlayan “Mixing Arm” isimli parçalar bize farklı bir ayar daha sunar. Bu bağlantıdaki kolların uzunluğu iki taraf için de eşittir. Fakat bu uzunluğu daha kalın pullar kullanarak değiştirdiğimizde salıcakların hareketi ile süspansiyonun hareketi arasında farklı bir oran yakalanabilmektedir. Ayrıca ağırlığın büyük bir kısmını yukarı taşıdığı için virajlardaki ağırlık transferi de artar. Bu tasarımı, sunduğu ayar çeşitliliği nedeniyle hep sevmişimdir. Fakat siz sevmiyorsanız D5 MR’ın süspansiyon kulesini alıp D5 RR’a sorunsuz bir şekilde takabilirsiniz. Bağlantı noktaları tamamen aynı.
RR’ın arka alt salıncakları daha önce görmediğim bir şekilde tasarlanmış. Tasarımın ilginçliğini bir kenara bırakırsak çalışması ve sağlamlığı sorunsuz. 3Racing Sakura drift şasileri sınırsız opsiyon parça seçenekleri ile ünlenmiştir. Umarım bu salıncak tasarımı sayesinde ileride daha işlevsel tasarımların da önü açılacaktır.
Ön/ üst kollara baktığımızda ise diğer markalardan çok iyi tanıdığımız fakat 3Racing’in nadiren kullandığı bir tasarım görüyoruz. Bu sistemde caster ayarı, farklı kalınlıkta pullar kullanılarak üst kolun ileri / geri hareket ettirilmesiyle ayarlanabiliyor. Ayarlaması kolay, çalışması pürüssüz , söküp takması pratik. Üzerinde fazla düşünmeye gerek olmayan sorunsuz bir bağlantı şekli. Buradaki tek sorun darbeler konusunda çok hassas olması. Kullanılan turnbuckle ve plastiklerin kalitesi biraz düşük. Performans olarak bir eksiği olmadığı için sorunsuz olduğunu söyleyebilirim.
Tasarım konusunda değinmek istediğim son konu ise kep kuleleri. Sakura D5’ler ile birlikte mıknatıslı kep kuleleri geliyor. Ön ve arka kep kuleleri her yöne kolaylıkla ayarlanabildiği için ekstra bir mıknatıslı kep kulesi alma ihtiyacı bulunmuyor. Eğer mıknatıs kullanmak istemiyor ve kepi delerek yerleştirmek istiyorsanız kutudan bu iş için uygun kuleler de çıkıyor.
Performans
Performans konusunu değerlendirirken dikkat etmemiz gereken bir konu var o da fiyat. Unutmayın ki bu şasi 100 doların altında bir fiyat etiketine sahip. Bulunduğu konuma baktığınızda biraz daha iyisi olsun dediğinizde 200-250 dolar bandına çıkılıyor. Bu nedenle D5’in performansı, etiketinin çok çok çok daha üstünde. Giriş/ Orta sınıf bir drift şasisinde ne olması gerekiyorsa ona sahip. Ne eksik ne fazla . Daha üst seviye rakipleri kadar hafif ve RR motor yerleşiminde olması gerektiği gibi 30/70 ağırlık dengesine sahip. Üzerinde bazı ayarlamalar yaparak 35/65 olarak da ayarlanabiliyor.
İlk dikkat çeken konu pürüssüz bir gaz hissiyatının olması. Motordan iletilen güç hassas bir şekilde lastiklere iletilebiliyor. Genel yapısının plastik olması nedeni ile bazı ön yargılar oluşabilir. Dişliler arasında boşluk olur mu ? ya da Sıkışık çalışır mı? gibi. Kutudan çıktığı haliyle son derece yeterli. Eğer bu tür boşluklar konusunda çok dikkatliyseniz ilk kullanımlarda yanınızda 0.1mm kalınlığında pullar bulundurabilirsiniz. Bir iki noktada bu ince pulları kullanarak ince ayar yapma gereği hissettim.
Tasarım aşamasında değinmediğim bir konu ise motor konumu ve bunun güç iletimine etkisi. D5 RR Anti Squad tasarımına sahip bir şasidir. Bu sayede arka motorlu bir şase olmasına rağmen viraj geçişlerinde hala kıvrak bir sürüş sunabiliyor. Kutu içeriğinde 48P spur ve pinyon dişlileri çıkıyor. Bu hassaslığa biraz daha katkı yapmak isteyenler 64p ile değiştirmeyi düşünebilir.
Ön bölümde servo ve steering sistemi çok iyi ve akıcı bir şekilde çalışıyor. Elinizle kontrol ettiğinizde steeringdeki plastik parçalarda bazı ufak esnemeler mevcut fakat sürüş sırasında herhangi bir gevşeklik hissettirmiyor. Direksiyon hassasiyeti konusunda çok ciddi beklentileriniz yoksa fiyat / performans dengesinde çok iyi diyebilirim. 30/70 ağırlık dağılımına sahip araçlarda direksiyonun biraz daha sağır olması normal bir durumdur. Sürüş yaptığınız ilk anda bu durum size garip gelebilir. Fakat drifte başladığınız anda son derece konforlu ve kolay bir yönlendirmeye sahip.
Süspansiyonlar ise klasik 3Racing süspansiyonu olarak sınıflandırılabilir. D4 modelinin süspansiyon kalitesi yeterli düzeydeydi. Fiyatı göz önüne alındığında oldukça başarılı bile denebilirdi. Fakat aradan geçen 5-6 yılın ardından ufak da olsa bir iyileşme olmasını beklerdim. Mükemmel olmayan ama sizi mutsuz etmeyen süspansiyonlar kullanılmış. Bu konuda hoşuma giden detay ise artık daha yumuşak yay ve daha ince yağlar ile kutudan çıkıyor olması. Bu sayede kutudan çıktığı ayar başlangıç için fazlasıyla iyi.
İşte bu yüzden D5 RR , drifte yeni başlayanlar için çok konforlu sürüşe sahip bir başlangıç olabilir. Özellikle gaz / direksiyon uyumuna alıştığınız zaman saatlerce drift yapabilir ve arkadaşlarınızla çok kolay bir şekilde tandem drift yapabilirsiniz. Şu zamana kadar kullandığım drift şasileri içinde en rahat tandem drift yaptığım şasi kesinlikle bu oldu.
Sakura D5 MR
D5 ailesine sonradan katılan D5 MR , temel tasarımı ile kardeşi RR’a çok benzese de ciddi farklar barındıran bir model. Fakat tasarıma başlamadan önce değinmemiz gereken ilk konu MR versiyonun sonradan çıkması ve RR’ın yeni versiyonu olarak düşünülmesi. Bu iki şasi birbirinden farklı modellerdir. MR modelinin sonradan çıkmış olması daha iyi olduğu anlamına gelmiyor. Aralarındaki en büyük fark motorun en arkada değil de diferansiyelin önünde yer almasıdır. Yani RR 30/70 ağırlık dengesine sahipken MR 40/60 ağırlık dengesine sahip. Bu ikisi arasında karar verirken ilk bakılması gereken konu bu olacaktır. Farklı markalardan örnek vermek gerekirse bu durumu MST’nin RMX ve RRX versiyonları arasındaki farka benzetebilirim.
Tasarım
D5 MR kardeşi RR ‘gibi 100 doların altında fiyat etiketine sahip uygun fiyatlı bir model. İlk bakışta dikkatimizi çeken konu az önce de anlattığım gibi motor yerleşimi. Ortaya doğru yaklaştırılan motor bu modelde daha çok ayar seçeneğine sahip. Motor yuvasını 5 kademe ile öne ya da arkaya yatırabiliyorsunuz. Bu sayede motorun konumunu ufak açılarla değiştirerek ağırlık dengesinde oynama yapabiliyorsunuz. Bu özelliği daha önce incelediğimiz Xpress GripXero D1 ve Yokomo YD2 SX3 modellerinde de görmüştük.
Dişli aktarım sistemi ise az önce göstermiş olduğum RR ile tamamen aynı sadece tüm sistem 180 derece döndürülerek differansiyelin önüne yerleştirilmiş. Bu tasarımın etkisini Performans başlığında anlatacağım
Üst şasiye baktığımızda Xpress D1‘e benzeyen dikey tasarım dikkatimizi çekiyor. RR modelinde yatay olan üst şasi MR modelinde dikey olarak yerleştirilmiş. Bu tasarım esneklik ayarı anlamında bize bazı avantajlar sunuyor. İki üst şasi arasındaki plastik parçalar çıkarılarak çok daha esnek bir ayar yapılabileceği gibi aradaki boşluklar kutudan çıkan parçalarla doldurularak daha sert bir ayar da tercih edilebilir. Bu konu tamamen sürüş yapacağınız zemine ve yol tutuşuna göre değişiklik gösterecektir.
Üst şasinin tasarımı böyle olunca elektronikleri yerleştirebileceğimiz yerler de değişmiş oldu. İki şasinin arasına yerleştirilmiş bölüme Gyro ya da ESC yerleştirilebilir. Ben özellikle gyroyu buraya koymak istedim çünkü eğimli yapısı nedeni ile düzgün çalışıp çalışmayacağını görmek istiyordum. Sonuç , son derece başarılı oldu. Bu nedenle ESC’yi ağırlık dengesini istediğim gibi yakalayabilmek adına en arkaya yerleştirdim. Şasenin arkasına elektronikleri monte edebileceğiniz bir bölüm yapılmış. Alıcı , ESC ve kapasitör gibi bileşenler buraya rahatlıkla yerleştirilebiliyor. Eğer ağırlık merkezini aşağı kaydırmak isterseniz alt şaside yeteri kadar alan mevcut. Karar tamamen size kalmış.
Li-Po yuvası ise yine RR ile benzer bir konumda. Fakat artık Li-Po’yu iki farklı konumda yerleştirebiliyoruz. Yani ağırlığı daha öne kaydırmak istediğinizde 15mm civarı öne kaydırma seçeneği sunulmuş.
D5 RR modelinde servo , üst şasiye monte edilmişti fakat MR’ın üst şasi tasarımı nedeni ile iki şasinin ortasına bağımsız bir servo yuvası yerleştirilmiş. Bu tasarım sayesine servoya erişim de büyük ölçüde kolaylaşmış. Bunun haricinde yönlendirme sistemi ve servonun çalışma sistemi RR ile tamamen aynı.
Tekerleklerin bağlandığı hublara baktığımızda ise iki detay dikkatimizi çekiyor. Kullanılan hexler diğer pek çok RC arabadan farklı. Normalde şaftın bir ucu hubın içinden geçerek dışarı doğru uzanır ve bu bölüme önce hex, ardından tekerlek takılarak bir somun ile sabitlenir. Fakat MR modelinde hex, rulmanların arasından geçerek içeri doğru uzanıyor ve tekerlekler somun ile değil vida ile sabitleniyor.
Yeni hexler yenilikçi ve belki de güzel bir çözüm gibi görülebilir. Özellikle hexin rulmanların içinden geçmesi ufak titreşimleri azaltmış gibi görünüyor. Fakat düzgün çalışan eski sistemi kenara atıp böyle bir sisteme geçmek ne kadar mantıklı orası tartışılabilir. MR’da kullanılan hexleri piyasada kolayca bulamayacaksınız çünkü tamamen bu şasi için tasarlanmış. Daha kalın ya da daha ince bir hex kullanmak istediğinizde 3Racing’in opsiyon listesinden seçim yapmak zorundasınız. Ayrıca tekerlekleri sabitlemek için konulan vidalar gördüğüm en kalitesiz vidalar arasında. İkinci kullanımda yalama oldular. Bu yüzden standart çelik vidalar kullanmanızı tavsiye ederim.
Diğer bir detay ise D5 RR’da KPI ayarı için üstte uygun bir delik bulunurken MR’da bulunmuyor. Şasi tasarımları göz önüne alındığında RR için KPI açısını arttırmak istenilebilir. Yani bu durum MR’ın eksik olduğunu göstermiyor. Eğer MR sahibiyseniz ve KPI açısını arttırmak istiyorsanız RR’ın hublarını alıp kullanabilirsiniz.
*KPI , ön hubın alt ve üst bağlantısı arasındaki bir ayardır. MR’da (fotoğrafta solda) olduğu gibi üst ve alt bağlantı aynı hizada ise KPI değeri 0’dır. Fakat RR’daki (fotoğrafta sağda) gibi üst bağlantı , alta göre daha içerideyse KPI açısı artar. Bu ayar drift sırasında dış lastiğin kamber açısını azaltarak yol tutuşunu arttırır.
Arka hublara baktığımızda ise ana gövdesinin RR ile aynı olduğun görüyoruz ama üst bölüme uzun bir kol daha yerleştirilmiş. Bu sayede kamber linki daha üst bir deliğe takarak virajlardaki kamber değişimini arttırabilir ve farklı ayarlar deneyebilirsiniz. Bu ufak eklenti oldukça beğendiğim bir özellik oldu. Eğer bu ek parçayı ayrıca satın alırsanız RR şasinize de takılabiliyor.
MR’ın arka alt salıncakları RR modelindekinin aynısı. Gereğinden fazla ve karmaşık parçalardan oluşması hoşuma gitmeyen bir detay oldu. Fakat 3Racing Sakura drift şasileri sınırsız opsiyon parça seçenekleri ile ünlenmiştir. Umarım bu salıncak tasarımı sayesinde ileride farklı tasarımların da önü açılacaktır.
Ön/ üst kollara baktığımızda ise diğer markalardan çok iyi tanıdığımız fakat 3Racing’in nadiren kullandığı bir tasarım görüyoruz. Bu sistemde caster ayarı, farklı kalınlıkta pullar kullanılarak üst kolun ileri / geri hareket ettirilmesiyle ayarlanabiliyor. Ayarlaması kolay, çalışması pürüssüz , söküp takması pratik. Üzerinde fazla düşünmeye gerek olmayan sorunsuz bir bağlantı şekli. Burdaki tek sorun darbeler konusunda çok hassas olması. Kullanılan turnbuckle ve plastiklerin kalitesi biraz düşük. Performans olarak bir eksiği olmadığı için yine de sorunsuz olduğunu söyleyebilirim.
Ön süspansiyonlar ise RR’daki gibi IFS değil, standart süspansiyon kulesi kullanılmış. IFS seven biri olarak biraz üzüldüm diyebilirim ama düzgün çalışan bir sistem.
Tasarım konusunda değinmek istediğim son konu ise kep kuleleri. Sakura D5’ler ile birlikte mıknatıslı kep kuleleri geliyor. Ön ve arka kep kuleleri her yöne kolaylıkla ayarlanabildiği için ekstra bir mıknatıslı kep kulesi alma ihtiyacı bulunmuyor. Eğer mıknatıs kullanmak istemiyor ve kepi delerek yerleştirmek istiyorsanız kutudan bu iş için uygun kuleler de çıkıyor.
Performans
Performans konusunu değerlendirirken aslında genel olarak D5 RR ile benzer yorumlarda bulunacağım. Kullanılan dişli aktarım sistemi son derece pürüssüz ve iyi. Fakat RR ile MR arasında bir tasarım farkı var. RR, Anti Squad tasarımındaydı fakat MR Pro Squad bir şasi. Yani gaz verdiğiniz anda oluşan tork, şasinin arkasını yere doğru bastırarak arka çekişi biraz da olsa arttırıyor. Eğer bu şasi 100 dolar değil de 200-300 dolar bandında olsaydı Active Toe sisteminin olmamasını eleştirebilirdim. Çünkü bu tür şasilerde active toe sistemi daha kontrollü bir drift deneyimi sağlayabilir. Fiyat / performans odaklı baktığımız için son iki cümleyi söylemedim gibi düşünebilirsiniz.
Ön bölümde servo ve steering sistemi çok iyi ve akıcı bir şekilde çalışıyor. Elinizle kontrol ettiğinizde steeringdeki plastik parçalarda bazı ufak esnemeler mevcut fakat sürüş sırasında herhangi bir gevşeklik hissettirmiyor. Ağırlık dağılımından ötürü MR’ın kontrolü RR’a göre çok daha keskin. Virajlar arası geçişlerde ve keskin dönüşlerde çok başarılı.
Süspansiyonlar ise klasik 3Racing süspansiyonu olarak sınıflandırılabilir. D4 modelinin süspansiyon kalitesi yeterli düzeydeydi. Fiyatı göz önüne alındığında oldukça başarılı bile denebilirdi. Fakat aradan geçen 5-6 yılın ardından ufak da olsa bir iyileşme olmasını beklerdim. Mükemmel olmayan ama sizi mutsuz etmeyen süspansiyonlar kullanılmış. Bu konuda hoşuma giden detay ise artık daha yumuşak yay ve daha ince yağlar ile kutudan çıkıyor olması. Bu sayede kutudan çıktığı ayar başlangıç için fazlasıyla iyi.
D5 MR, sürüş tarzı olarak biraz daha agresif bir yapıya sahip. Bu nedenle “RC Drift benim hobim, ayarlarla ve farklı sürüş tarzları ile uğraşacağım, topladığım aracı her pistte her rakibe karşı ayarlayabilmeli ve sürebilmeliyim” diyenler için cazip bir şasi olarak karşımıza çıkıyor.
Sonuç
Sonuç olarak D5 RR ve D5 MR , bana Xpress D1’i bıraktıran araçlar oldu. Şampiyonalarda koşmuyor ve sadece arkadaşlarınızla birlikte keyifli zaman geçirmek istiyorsanız aradığınız araçlar D5 ailesinin bir üyesi olabilir. Hangisinin seçilmesi gerektiği ise gerçekten zor bir soru. Bence imkanınız varsa ikisini de mutlaka denemelisiniz.
RR , kolay kullanımı ve arka motorlu yapısı ile yıllarca 40/60 dengesine sahip araçlar kullanmış eski driftçiler için yeni bir deneyim vaad ediyor. Özellikle tandem drift sırasındaki kontrolü ve hassasiyeti yüzünden saatlerce , durmadan sürmek isteyeceğiniz bir araç.
MR ise alışılmış 40/60 ağırlık dengesini uygun fiyat ve neredeyse sorunsuz bir tasarım ile bizlere sunuyor. RR’a göre daha kıvrak, yapılan ayarlara daha net cevaplar veren rekabetçi bir tasarım. Son yıllarda Yokomo YD2 ve MST RMX 2.0S’in karşısına neredeyse yarı fiyatına çıkan başarılı bir model.
Karşılaştırma
Bonus
